Havrita uygulaması ve Bireysel silahlanma cıngarlığı

20 Ağustos 2022

havrita

Havrita adlı uygulamanın kurucusunun uygulamayı yapma amacı olarak, sokaktaki başıboş köpekleri, sahiplenme, aşılama yapılsın diyerek, bilgi paylaşımı amacıyla olduğunu belirtmesine rağmen, bu iyiniyetli gözüken uygulama, bir takım kötü niyetli kişilerin iğrenç emellerine hizmet etmeye başladı.

Sokakta kendi doğaları gereği yaşamaya çalışan hayvanlara karşı nefret besleyen bir çok insanın varlığı ve bu hayvanlara karşı yaptıkları muameleler bir çoğumuzu ürpertiyor.

İçimizde çoğu zaman fark edemediğimiz canavar ruhlu bu yaratıkların, sokak hayvanlarına karşı yaptıkları ise cinayet-gerilim türünden filmlere taş çıkartır cinsten. Bu makalede aslında hepimizin sosyal medyadan gördüğümüz, birilerinden duyduğumuz, sağda solda karşılaştığımız ancak pek de önem vermediğimiz vahşetin boyutunun nerelere kadar geldiğini anlatmaya çalışacağız.

Bu makalede pitbull vs. köpekleri kapsam dışına alıyoruz. Bu tür köpekler tüm dünyada yasaklı ve ağzında maske olmadan bu köpekleri dışarı çıkaranlar suçludur. Bu tür köpeklere ne kadar eğitim verirseniz verin, sahibi hariç insanlar da dahil tüm canlılar için potansiyel bir tehlikedir. Sakın bu cümlemizden bu hayvanlar hemen öldürülsün diyoruz düşüncesi çıkarmayın. Satın almayın ve beslemeyin. Bu tür köpeklerin büyük bir kısmı genetik ve yapay olarak insanlar tarafından sırf vahşi ve güçlü olması amacı ile geliştirilmiştir. Bu köpeklerin hayatlarının geri kalanını, bir barınakta diğer türlerden uzak geçirmesini dileriz.

Toplumun sorunlarından bihaber, yalnızca kendi menfaatleri için yaşayan insanların çokluğu, toplumu daha sağlıklı düşünmeye ve yönlendirmeye çalışan bir avuç insanın umutlarını kırıyor. Ülkede insanlar ekonomik sorunlar ile, gençler gelecek kaygıları ile boğuşurken, sokakta bizlere rağmen yaşamaya çalışan sokak hayvanları, ezik bir hayat yaşamış insan denen bir çok yaratık tarafından hunharca öldürülüyor, sakat bırakılıyor yada insanlık dışı kötü muamelelere maruz bırakılıyor.

Bu yaratıkların tek problemi ise,  savunmasız, sadece bir kez, bir hayvan sever tarafından başı okşansa bile tüm insanları dost gören masum sokak hayvanları.

Bu hasta ruhlu yaratıklar, ülkede sanki tek problem sokak hayvanları imiş gibi düşünerek, kendileri gibi yetiştirdikleri canavar ruhlu çocuklarına da, her an bu duyguyu tazelemekten geri durmuyorlar. Dünyada sanki sadece kendilerinin yaşam hakkı varmış gibi, kendilerine benzemeyen herkesi düşman olarak görüyorlar. Kendilerinden farklı insanlara duydukları nefreti ve eziklik duygusunu ise savunmasız hayvanlardan çıkarıyorlar. Hepsinin ortak tutunduğu nokta ise çoluğumuz çocuğumuz, sokakta oynayamıyor. Başıboş köpekler sokakta insanlara saldırıyorlar vs. vs.

Oysa ki kendi doğalarının gereği yaşayan, beslenen, guruplaşan bu hayvanların sayısının artmasını engelleyecek, kendilerinin de katkı sağlayabilecekleri bir sürü çözüm var. Ancak ağırlıklı olarak bu hayvanlara müdahalede devletin de büyük ihmali var. Sokak hayvanlarını koruma kanunu çıkararak bu sorun ile mücadele edeceğini zanneden kanun koyucuların aklına hiç bir zaman, Avrupa yada Amerika'da neden sokakta hiç hayvan yok? düşüncesi gelmez. Ülkede insanlar için koyulan kanunlara ne kadar riayet edildiği ortada iken, mahkeme açamayacak, avukat tutamayacak, savcılığa şikayet edemeyecek hayvanların durumunu siz düşünün.

Konuyu dağıtmadan Havrite uygulamasını, kötü niyetli kişiler nasıl kullanıyor konusuna geri dönelim.

Yukarıdaki parağraflarda, kişilik özelliklerine değinilen, insan demeye dilimiz varmayan yaratık profiline yakışan resimdeki kişi, sokak hayvanlarına olan nefretini apaçık bir sosyal medya uygulamasından kusuyor. Av tüfeği ile bir tanesini öldürün, diğerleri de akıllı olur.(muş). Bu yaratığa kendi gibi düşünenlere yaptığı tavsiye yetmemiş ki, zehirli et verilebileceğini de tavsiye ediyor. Etin kilosunun 200TL ye dayandığı ülkemizde bu sivri akıllının tavsiyesi pek de uygulanabilecek gibi değil. Ancaak bu sivri akıllı kişi, bir canlıyı diğer canlıya öldürtmeye azmettirirken, kendini de hukuksal olarak sağlama almış. ''Ruhsatlı bir av tüfeği edinin'' başka bir canlıyı ruhsatlı bir silahla öldürmenin suç olmadığını anlatmak istemiş, kendi gibi sakat beyinlilere.

Hemen yanındaki sokak hayvanlarına nefret üzerine çalışmalar yapan avukat ablamız, bireysel silahlanma (ruhsatsız silahlar üzerinden) çağrı yapan birine verilen tepki üzerine, konuyu yumuşatmış aklınca.

Muhtemelen sosyal medyanın çoğunluğunda olduğu gibi, sahte bir hesapla karı-kız, politika-yandaşlık işleri kovalayan biri, olayı bir üst çıtaya yükselterek, sokak hayvanları haricinde, hayvan besleyen insanları da vurun.! demiş. Yaratığımızın inancına göre, adam vurmak gayet sıradan bir durum. Meskun mahalde silah atmak yasak diye şikayet ediyor, eğer o yasaksa köpek beslemek de yasak olsun. diye serzenişte bulunmuş.

Bir diğeri de cinayet olayını hangi sıraya göre yapılması gerektiğini söylerken, profilinde milliyetçi, dinci bir sembol kullanan, gene illegal işler peşinde koşturan, gizli servis elemanı, sifil istikbaratçı :)) ne olduğu belli olmayan bir hesap, devletin sanki otomatik oluşan bir hakmış gibi, herkese sorgulamadan silah verdiğini belirtmiş.

Tabii diğer çok gizli sifil istikbarat örgütü, illegal işler masası topluluğu m16 logolu özel haraket elemanları boş durur mu? Yapıştırmış cevabı; itperestlerden, yani hayvan severlerden korunacaklarmış. Eee kurduğunuz örgüt size tapanca, pompalı tüfenk falan vermedi mi? Niye hala silah istiyorsunuz? Vay bee müdafa-i Hürriyet örgütünün düşmanlarına bakın, hayvan severler ve sokak hayvanları.!?

Cüneyt adlı gene profilinde bayrak olan( ne hikmetse ülkede illegal iş yapan hemen bayrak asıyor.) silah almaktan umudunu kesmiş olmalı ki, işin bıçakla nasıl yapılacağını tarif etmiş. Sokakta herkes sol kolu sarıp, köpek ısırığından korumaya yetecek kadar çaput taşırsa bu iş çözülür kesin. Gerisi zaten çocuk oyuncağı, sağ elle kelleyi alın gitsin.

Gene biri daha, hem sahibi hem köpeğin vurulmasını nasihat etmiş. Sosyal medya, paylaşımları aşağı yukarı böyle devam ediyor. Her ezik, içindeki nefret fantezisini rahat rahat bu başlıklar altında yazıyor.

sokak hayvanı nefreti

Havrita uygulaması üzerinden sokak hayvanlarını öldürme avı partisi düzenleyenler, bu hayvanları toplayıp keserek et ve et ürünleri içerisine karıştırarak satanlar ve internetteki sahiplendirme ilanlarından aldıkları yavru kedi ve köpek gibi hayvanları, evlerinde besledikleri yılan ve benzeri hayvanlara canlı canlı veren aramızdaki yaratıklar yüzünden hepimiz çok dikkatli olmalıyız. Çünkü bu vahşetin bir tık üstü, insan!. Hayvana rahatlıkla bu muameleleri yapanlar, insanları da aynı şekilde kesip, biçmekten çekinmeyeceklerdir. Çoluğunuzu çocuğunuzu, özellikle bu tür insanlardan uzak tutun. Hayvan sevgisi gelişmemiş, başka bir canlıya merhamet etmeyen bir insan, potansiyel ve psikolojik olarak insanlar için de bir tehlikedir.

Peki ya, nasıl olmalı? Çözüm nedir?

Bu probleme, devletin ilgili birimleri acilen el atmalıdır. Kanun niteliğinde bir tasarı hazırlanarak aynı Avrupa'da veya gelişmiş diğer ülkelerde olduğu gibi, sokak hayvanlarının mevcudu, kısırlaştırma yöntemi ile zamanla azaltılmalıdır.

Hayvan barınakları devlet kontrolünde sıkı bir şekilde denetlenmeli ve kontrol edilmelidir.

Ev hayvanı satışı kesinlikle ve istisnasız olarak yasaklanmalıdır. İnternette sahiplenme adı altında çatır çatır hayvan satanlar sıkı bir takibe alınarak, gereği yapılmalıdır.

Sahiplendirilecek, barınağa alınan her hayvana bir kimlik numarası verilmelidir. Evlerde beslenen hayvanların bakımı, eğitimi gibi zorunlu kurallar konulmalıdır.